Daha Çok Beton, Daha Çok Sel Felaketi
Bugün daha fazla sera gazının daha fazla iklim değişikliği olduğunu, daha fazla asfalt ve beton dökmenin doğa tahribatı ile iklim değişiklikliğinin etkilerini hızlandırdığını çok iyi biliyoruz.
2014 yılında İklim Liderleri Ankara Deklarasyonu ile gelinen noktada beton ve asfalt dökülmesinin, ağaç kesilmesinin yasaklanma kararı alınmıştı.
IMO Ankara Şubesi Su Çalışma grubu sel felaketlerinin nedeni olarak toprak ile suyun bağlantısını kesilmesi olduğunu açıklamıştı.
Aşırı İklim Olayları 2016 raporu ile olağan üstü iklim olaylarında artışı ortaya koymuştuk.
Son bir hafta içinde yaşanan sel felaketleri nedeniyle beton ve sel felaketleri arasındaki ilişkiyi, asfalt ve fosil yakıtlar kaynaklı etkiyi de unutmadan, açıklamanın önemli olduğunu düşünüyoruz.
Türkiye 1990-2014 arası seragazları emisyonlarını %125 arttırırken, 15 bin km’den fazla duble yol ve kent içi otoyollarla hem doğa daha fazla tahrip oldu, hem de suyun toprağa kavuşması engellendi hem de üstünden geçen araçlarla iklim daha çok değişti. Bütün bunlara ek olarak daha fazla çimento üretimi ve tüketimi sonucunda daha fazla beton döküldü.
Veriler için Sanayi Bakanlığı Çimento Sektör Raporu ve İklim Değişikliği Risk Yönetimi Raporları dikkata alındığında ilginç veriler ortaya çıktı.
1- Türkiye’de 1990 yılında 24,4 milyon ton çimento üretilirken 22,7 milyon ton ise tüketildi. O yıl toplam 19 sel felaketi Türkiye’de yaşandı.
2- 2002 yılına kadar 30 milyon tonu aşmayan çimento üretim ve tüketim miktarı daha sonra hızla arttı.
3- 2005 yılında 42,8 milyon ton çimento üretilirken tüketim 35 milyon tona çıktı. 2005 yılında sel felaketi sayısı 81’e çıktı.
4- Betonun ömrü 40, 50 hatta 100 yıl dense bile Türkiye daha çok çimento üretir ve tüketir, her yere beton döker hale geldi. 2015’de 78 milyon ton üretildiği ve 62 milyon ton çimento tüketildiği tahmin ediliyor. 2015’de sel felaketi sayısı ise 249 ile rekor kırdı.
5- 2023 için Türkiye 100 milyon ton çimento üretmeyi ve 80 milyon ton tükettirmeyi hedefliyor. Bu durumda sel felaketi riskinin çok daha fazla artacağı kesin.
Bugün Türkiye iklimi değiştiren gazları %125 daha fazla salarken, duble yollar sayesinde asfalt kaplanan alanlar neredeyse en büyük 4. göl kadarken, çimento üretimi ve tüketimi 3’e katlanmışken daha az sel felaketi beklenemez.